15 Nisan 2021 Perşembe

sametal17:

bir dönem muzdarip olduğum illet. hiç bir zaman öyle çok büyük paralar kaybetmedim fakat paradan çok daha kıymetli olan zaman ve sosyal hayatımı kaybettim. sürekli elde telefon, bildirimler açık, günün 5-6 saatini canlı maç skorları uygulamalarında geçirmek gerçekten iğrenç birşey. çok şükür kurtuldum, artık rahatım. şimdi eğer bülten düzgünse haftada bir 50 lira atıyorum, 2-3 maç yazıp bırakıyorum. tutarsa bi kez daha şansımı deneyip 3-4 orana bütün parayı basıyorum. 500 ü görünce ya istediğim bişeyi alıyorum , ya da kendi zevklerime harcıyorum. yatarsa da sikime kadar , 50 lira kaybettim diyip önümüzdeki haftasonuna geçiyorum. allah yardımcınız olsun

helper:

az önce eski bir çalışanımın 160.000 tl kaybettiğini öğrendim bu işlerde. arkadaşlarından borç almış. yetmemiş kredi çekmiş. en sonunda patlamış tabi. üç yıl eşek gibi çalışıp çeşme suyu içse anca öder o parayı.

altı ay kadar önce de bir tanıdığımın oğlu 800.000 tl kaybetti. evet yanlış yazmadım. şu onbeş yıl okuyup yirmi sene çalışınca anca sahip olunan ev var ya, onun kadar parayı bir yılda kaptırmış. iddiaya girerim* oynamaya devam ediyordur.

her koyun kendi bacağından asılır o ayrı. benim haddime değil eleştirmek ama belki birileri bunu okur da bir düşünür bu işlerin sonunu. bedava peynir fare kapanında beyler.

Thirstsnake:

bu boktan şeyin en önemli sebebi bahis yaptıktan sonra bahis yatana kadar geçen süre. o sürede o kadar eminsiniz ki bahsinizin tutacağından, parayı nereye nasıl harcayacağınızın hayalini kuruyorsunuz. bahsiniz elinizde patlayana kadar geçen sürede zenginmiş gibi hissederek yaşıyorsunuz. sonra bahis götünüze giriyor ve o anki duygu patlamasıyla (pişmanlık, çaresizlik, bahsi yatıran sporculara olan öfke vs) bu sefer tutacağından daha da emin bir şekilde bir kere daha deniyorsunuz. ama sonunda ne yazık ki samuel beckett'ın bir daha yenil derken tam olarak bunu kastetmediğini anlıyorsunuz.

ayrıca ne yaparsanız yapın, kendinize hakim olmaya ne kadar söz verirseniz verin bir yerde konrtolü kaybediyorsunuz. 1 basıp 5 alıyorsun, 5'i basıp 50 alıyorsun, 50'yi basıp 1000 alıyorsun, sonunda 1000'i basıp götünü avuçluyorsun. az önce 1'i 1000 yapmanın verdiği özgüvenle cebinden 1000 daha koyuyorsun, 1001 içerdesin. tekrar deneyip bu sefer aynı açgözlülüğü yapmayacağım diyorsun, yine aynı boku yiyorsun.

esasen ne desem bilemedim:

dibe doğru giderken herşey elinden kayıp gider, birikimi, kariyeri, eşi, ailesi, yaşadığı şehir...

işin kötüsü istesen de o dibe doğru giderken ona yardım edemezsin. her yardımını bahis parasına dönüştürür

im april:

yaklasik 4 senedir sahip oldugum bagimlilik turu ve bence bagimliliklarin en tehlikelisi. oynamadigin her dakika sanki oynasan cok para kazanacakmissin gibi hissedersin ama oynadiginda da cok para kaybedersin. her yeni haftada, sonunda, bu isi cozdugunu ve dogru taktigi buldugunu dusunursun sonrasinda en gec 1-2 hafta icerisinde yine kaybedersin.

cok kere dunyanin en sanssiz insani oldugunu dusunursun ve bu gundelik yasamini da etkiler, insani cok ciddi karamsarliga surukler. aslinda bahis defalarca seni cildirtma noktasina getirmistir ondan nefret edersin ama onun verdigi keyfi de seksten bile alamazsin.

peki kurtulus var mi?? bence yok. tabiki de bir sekilde bet yapmayi birakabilirsiniz ama hayatiniz eskisine tam anlamiyla donmez. tuttugunuz takimin macini bile keyifle izleyemezsiniz, tuttugunuz takim gol attiginda simdi bu gole bahis almak vardi diye sevineceginiz yerde uzulursunuz ve en basta da yazdigim gibi oynamadiginiz her hafta maclar cok duz biter ve bu sizi daha da yipratir.

sanirim bugun bahise 30. kez tovbe ediyorum ve kendime bol sans diliyorum.

son olarak bir bet atasozu "az oynayan cok kaybeder, cok oynayan tez kaybeder."

10 ay sonra gelen edit: cevrenizi de degistirebilirseniz tertemiz olabiliyorsunuz. tuttugunuz takimin macini bahissiz keyifle izlersiniz ama cevrenizde oynayan insan bulundurmayin. kilit nokta bu.

piercingtakanseyh:

hayatımı kendi ellerimle mahvettim bu bağımlılık yüzünden. üstelik çok da uzun olmayan bir sürede gerçekleştirdim bunu. buraya da hem kendime hem de başkalarına ibret olur belki diye yazacağım.

yaklaşık 2 yıl gibi bir süreçte hem maaşımı kaybettim hem de çok daha fazlasını kredi olarak çektim. ne için biliyor musunuz? kaybettiklerimi geri almak için. sonra ne olduğunu biliyor musunuz? bağımlılık derecesinde oynuyorsanız biliyorsunuzdur. hepsini kaybettim.

hep kaybettim yani. daha doğrusu aralarda kazandım kazandım kazandım sonra küt hepsini kaybettim. daha da hırslandım daha çok kazanıp daha çok kaybettim. bu arada kazandıklarım benim için en kötü anlar bence, çünkü bu süreçte zaman zaman tamamen bırakıyordum, buradan kaybettiklerimi alamam kendi işime bakayım yavaş yavaş ödeyeyim diyordum. işte o anlarda aklıma kazandığım zamanlar geliyordu ve belki bu sefer çıkacaksın diye düşünmeme sebebiyet veriyorlardı.

hep kaybetmek o kadar kötü bir duygu ki. hem de durduk yere para kaybetmek. kazanıp kazanıp kaybetmek. kuyunun dibindeymişsin de tam çıkacakken birisi tekme atmış yuvarlanıp düşmüşsün gibi. ve en başında kuyuya kendin düşmüşsün zaten. bunu bilerek yaşamak, eline geçen paranın büyük kısmını yalnızca bahis/kumar borçlarına ayırmak zorunda kalmak. kendine 1 kuruş harcamayıp soluğu bahiste almak

bu öyle iğrenç bir döngü ki. yaşamayan bilemez. hiç kimse de bilmesin zaten. insanın kendi kendisine ettiği ve zor durumda kaldığı hallerden birisi. hatadan dönmek yerine aynı hatayı tekrarlayıp kısır döngünün daha derinine girmek.

benim görüşüm; burada şunu anlamak gerekiyor, kaybettiğin parayı bırak artık. o para gitti. yapacak bir şey yok. kendi kendine kaybettin ve bu şekilde parayı kazanma şansın yok. onun için derhal kurtul buradan. uzaklaş.

zararın neresinden dönsen kardır. bu kuyudan çıkmak için ilk başta yapman gereken bahisi bırakmak. çünkü sürekli zar atıyorsun. sürekli kazanma olasılığı diye düşünsen de aynı zamanda kaybetme olasılığın da var. hani irade, kasa kontrolü, stop loss vs var ya. işte onların patladığı nokta burası. kumar oynayan adam zar atmaya alışmış adamdır. kaybettiyse kaybettiğini geri almak için atar, kazandıysa daha fazla kazanmak için. bu böyle sürer gider.

bu sizde de böyle sürüp gidiyorsa zar atmaktan tamamen vazgeçin. borcunuz bir şekilde ödeniyor, gerçekten. ben bahisi bırakıp, borçlarımı ödeyip düze çıkarken başladım tekrardan. o anda başlamasam muhtemelen şu anda borçlarım bitmişti. şimdi borç ödemeye devam. ama dediğim gibi bu borçlardan kurtulmanın tek yolu var, bahisi/kumarı bırakmak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder